Ey varlığın Azîz ve Kerîm, âlemlerin Rahman ve Rahim olan Rabbi!. Ey kâinatın hâkimi, mülkün sahibi…Yücelerden yüce bâbına geldik, merhametin için cenabına geldik. Adını andık, huzuruna durduk. Kirlenmiş gönüllerimizle, ziyan olmuş ömürlerimizle, mahcup yüzlerimizle ellerimizi açtık, boynumuzu büktük, gönlümüzde birikenleri, dilimizde düğümlenenleri sana dökmeye geldik. Dua ve niyazlarımızı kabul eyle Allah’ım.
Âlemlere rahmet, şahit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdiğin, güzel ahlakıyla bütün insanlığa önder ve rehber kıldığın, başımızın tacı, gönlümüzün siracı, Fahr-i Kainat Efendimiz Muhammed Mustafa’nın (sas) doğum gecesinde sayısız salat ve selam ediyoruz. Muazzez ruhlarını bizlerden haberdar eyle Allah’ım!
Ey merhametlilerin merhametlisi,
Sana olan imanından başka sermayesi, Senin aşkından başka gayesi, Senin dininden başka terazisi olmayan kullarız biz. Eksiklerimizle kusurlarımızla karşındayız. Mazeretlerimizin geçersiz, bahanelerimizin yersiz olduğunu biliyoruz. Yanık sesimizi, yaşlı gözlerimizi, kırık dökük sözlerimizi sadece Sen kabul edersin. Sen Allah’sın! Sen bizi affetmezsen başka nereye gideriz? Bizleri hüsrana uğratma Allah’ım.
Ya Ze’l-Celâli ve’l-İkram,
Varlığımız eridi hoyrat ellerde, ömrümüz heba oldu boş işlerde. Ömrümüzün geri kalanını, nefeslerimizin temiz olanını Senin için harcamak istiyoruz. Kervanlar göçmeden, sermayemiz tükenmeden bizi uyandır Allah’ım.
Ya Rab, habibi edibin الدُّعاءُ هوَ العِبَادةُ “dua başlı başına bir ibadettir” buyurdu. Bu gece, onun doğum gecesinde, dilinden düşürmediği dualarla sana yalvarıyoruz, bizleri affeyle Ya Rabbi.
اللهُمَّ حَبِّبْ إِلَيْنَا الْإِيمَانَ وَزَيِّنْهُ فِي قُلُوبِنَا، وَكَرِّهْ إِلَيْنَا الْكُفْرَ، وَالْفُسُوقَ، وَالْعِصْيَانَ، وَاجْعَلْنَا مِنَ الرَّاشِدِينَ،
Allah’ım bize imanı sevdir. Onu bize güzel göster. Küfrü, fasıklığı ve isyanı ise bize itici kıl. Bizi doğru yolda olanlardan eyle. Ahmed b. Hanbel, Müsned, 24/247
اللَّهُمَّ مُصَرِّفَ القُلُوبِ صرِّفْ قُلوبَنَا عَلَى طَاعَتِكَ
Ey kalpleri yönlendiren Allah’ım! Kalplerimizi sana itaate yönelt!” (Müslim, Kader 17)
اللَّهُمَّ طَهِّرْ قَلْبِي مِنَ النِّفَاقِ وَعَمَلِي مِنَ الرِّيَاءِ وَلِسَانِي مِنَ الْكَذِبِ وَعَيْنِي مِنَ الْخِيَانَةِ، فَإِنَّكَ تَعْلَمُ خَائِنَةَ الأَعْيُنِ وَمَا تُخْفِي الصُّدُورُ»
Allah’ım kalbimi nifaktan, amelimi riyadan, dilimi yalandan, gözümü hıyanetten temizle. Çünkü sen gözlerin hain bakışlarını ve kalplerin sakladıklarını bilirsin.
اللَّهُمَّ إِنِي أَسْأَلُكَ الهُدَى ، وَالتُّقَى ، وَالعَفَافَ ، والغِنَى
Allah’ım! Senden hidâyet, takvâ, iffet ve gönül zenginliği istiyoruz.” (Müslim, Zikir 72) ikram eyle ya Rabbi.
اللَّهُمَّ اغْفِرْ لي ، وَارْحَمْني ، وَعَافِني ، وَارْزُقني
Allah’ım, bizi bağışla, bize merhamet eyle, bize âfiyet ve hayırlı rızık ihsan eyle.” (Müslim, Zikir 35)
اللَّهُمَّ إِنِّي أَعُوذُ بِكَ مِنَ الشِّقَاقِ، وَالنِّفَاقِ، وَسُوءِ الْأَخْلَاقِ
Allah’ım İslâm’ın emir ve yasaklarına karşı gelmekten, ayrılıktan, münafıklıktan ve kötü ahlâktan sana sığınırız.” Muhafaza eyle ya Rabbi.
اللَّهمَّ اجْعَلْنِى مِنَ الَّذِينَ اِذاَ اَحْسَنُوا اِسْتَبْشَرُوا وَ اِذاَ اَسَاءُوا اِسْتَغْفَرُوا
Allah’ım bizi iyilik işlediklerinde sevinen ve kötülük yaptıkları zaman bağışlanma dileyen kullarından eyle. (İbn Mâce, Edeb, 57)
اللَّهُمَّ إِنِي أَعوذ بك مِنْ جَهْدِ الْبَلاءِ ، وَدَرَكِ الشَّقَاءِ وَسُوءِ الْقَضَاءِ ، وَشَماتَةِ الأَعْدَاءِ
Allah’ım “Dayanılamayacak dertten, insanı helâke götürecek tâlihsizlikten, başa gelecek fenalıktan ve düşmanı sevindirecek felâketten Sana sığınırız.” (Buhârî, Daavât 28) bizleri muhafaza eyle Ya Rabbi.
اللَّهمَّ إِنِّي ظَلَمْتُ نَفْسِي ظُلْماً كثِيراً ، وَلا يَغْفِر الذُّنوبَ إِلاَّ أَنْتَ ، فَاغْفِر لي مغْفِرَةً مِن عِنْدِكَ ، وَارحَمْني إِنَّكَ أَنْتَ الْغَفور الرَّحِيم
Allah’ım! Biz kendimize çok zulmettik. Günahları bağışlayacak ise yalnız sensin. Tükenmez lütfunla bizi bağışla, bize merhamet eyle. Çünkü affı sonsuz, merhameti nihayetsiz olan yalnız sensin. (Buhârî, Ezân 149) Ya Rabbi.
اللَّهمَّ إِنِّي أَعُوذُ بِكَ مِنْ زَوَالِ نِعْمَتِكَ ، وَتَحَوُّلِ عَافِيَتِكَ وَفُجاءَةِ نِقْمَتِكَ ، وَجميعِ سخَطِكَ
Allah’ım! Verdiğin nimetin yok olup gitmesinden, lütfettiğin âfiyetin bozulmasından, ansızın vereceğin cezadan ve senin gazabını üzerimize çekecek her şeyden sana sığınırız.” (Müslim, Zikir 96)
اللَّهمَّ رَبَّ الناَّسِ اَذْهِبِ الْبَأْسَ وَاشْفِهِ وَأَنْتَ الشَّافِي لاَ شِفاَءَ اِلاَّ شِفاَءُكَ شِفاَءً لاَ يُغاَدِرُ سَقَماً
Allah’ım, ey insanların Rabbi, sıkıntımızı gider, hastalarımıza şifa ver. Şifa veren ancak sensin. Senin vereceğin şifadan başka şifa yoktur. Öyle bir şifa ver ki, hastalık nedir bırakmasın. (Buhâri, Tıb, 37)
اللَّهمَّ إِنِّي أَعُوذُ بِكَ مِنْ عِلْمٍ لاَ يَنْفَعُ و من قَلْبٍ لاَ يَخْشَعُ و مِنْ نَفْسٍ لا تَشْبَعُ و من دَعْوَةٍ لا يُسْتَجاَبُ لَهاَ
Allah’ım! Faydasız ilimden, ürpermeyen gönülden, doyma bilmeyen nefisten ve kabul olunmayan duadan sana sığınırız.” (Müslim, Zikir 73)
اللَّهمَّ إِنِّي أَسْأَلُكَ حُبَّكَ ، وَحُبَّ من يُحِبُّكَ ، وَالعمَل الَّذِي يُبَلِّغُني حُبَّكَ
Allahım! Senden seni sevmeyi, seni sevenleri sevmeyi ve senin sevgine ulaştıracak amelleri sevmeyi diliyoruz. (Tirmizî, Daavât 73)
اللَّهمَّ اَلِّفْ بَيْنَ قُلُوبِناَ وَ أَصْلِحْ ذاَتَ بَيْنِنَا وَهْدِناَ سُبُلَ السَّلاَمِ وَنَجِّناَ مِنَ الظُّلُماَتِ اِلَى النُّورِ وَجَنِّبْناَ الْفَواَحِشَ ماَظَهَرَ مِنْهاَ وَماَبَطَنَ
Allah’ım kalplerimizi birleştir. Aramızı düzelt ve bizi kurtuluş yollarına ilet. Bizi karanlıklardan aydınlığa çıkar ve büyük günahların açığından gizlisinden uzaklaştır. (Ebu Dâvud, Salat, 182)
اللَّهمَّ اَحْسِنْ عاَقِبَتَناَ فِي الْأُمُورِ كُلِّهاَ وَأَجِرْناَ مِنْ خِزْيِ الدُّنْياَ وَ عَذاَبِ الْأَخِرَةِ
Allah’ım, bütün işlerimizin sonunu hayr eyle, dünyada rezil olmaktan ve ahret azabından bizi koru. (İbn Hanbel, 4/181)
اللَّهُمَّ اهْدِنِي لِأَحْسَنِ الْأَعْمَالِ وَأَحْسَنِ الْأَخْلَاقِ لَا يَهْدِي لِأَحْسَنِهَا إِلَّا أَنْتَ، وَقِنِي سَيِّئَ الْأَعْمَالِ وَسَيِّئَ الْأَخْلَاقِ لَا يَقِي سَيِّئَهَا إِلَّا أَنْتَ
Allah’ım bizi işlerin en güzeline, ahlâkın en güzeline ulaştır. Bunlara ancak sen eriştirirsin. Kötü işlerden ve kötü ahlâktan koru. Bunlardan da ancak sen korursun. Nesâî, 2/129.
اللَّهُمَّ إِنِّي أَسْأَلُكَ خَيْرَ مَا سَأَلَكَ عَبْدُكَ وَرَسُولُكَ مُحَمَّدٌ، وَأَعُوذُ بِكَ مِنْ شَرِّ مَا اسْتَعَاذَ بِكَ مِنْهُ عَبْدُكَ وَرَسُولُكَ مُحَمَّدٌ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ،
Allah’ım Kulun ve elçin Hz. Muhammed’in senden istediği bütün hayırlardan biz de istiyoruz. Kulun ve elçin Hz. Muhammed’in sana sığındığı bütün şerlerden biz de sana sığınıyoruz. Ahmed b. Hanbel.
اَللَّهُمَّ اِنَّكَ عَفُوٌّ كَرِيمٌ تُحِبُّ الْعَفْوَ فَعْفُ عَنَّا
Allah’ım sen affedicisin, cömertsin, affetmeyi seversin, bizi de affeyle. (Tirmizi, Deavât, 89)
Bundan böyle yolumuzu ve yönümüzü şaşırtma Allah’ım. Kalplerimizi doğruluktan, haktan, adaletten, hakikatten ayırma Allah’ım. Hata ve kusurlarımızdan, aşırılıklarımızdan dolayı bizleri yakma Allah’ım.
Bizleri nimetlerine şükreden, takdirine rıza gösteren, belâ ve musibetlere sabreden, korktuklarından emin, umduklarına nail olan bahtiyar kullarından eyle Allah’ım.
Komşumuz açken bizi tok yatırma, uykuya daldığımızda uyandır bizi, gaflete daldığımızda aç gönlümüzü. Açlık içinde kıvranan çocuklar, yürekleri dağlanan anneler, gözyaşı kuruyan yaşlılar, umutları tükenen hastalar varken, ekmek peşinde aşınan bedenler varken gafil bir tokluk, umursamaz bir memnuniyet içinde yatmayı nasip etme bize Allah’ım!
Dünyanın her neresinde olursa olsun ezilen, üzülen, horlanan, işkence gören, açlık, kıtlık ve sefalet çeken mazlumlara, biçarelere imdât eyle, yardımını üzerlerinden esirgeme! Allah’ım!
Bizlere hayırlı işler, helâl ve bereketli bol kazançlar nasip eyle! Yuvalarımıza, aile ocaklarımıza mutluluk, huzur ve saadetler ihsan eyle! Bizlere; Allah’a ve Peygamberine itaat eden, ana ve babasına hürmet eden, insanlığa hizmet eden hayırlı evlatlar ve nesiller bahşeyle Allah’ım!
Yavrularımıza, hayırlı kısmetler, başarı, huzur, bereket ve sağlık içinde bir ömür lütfeyle! Onları her türlü kötülüklerden ve zararlı alışkanlıklardan muhafaza eyle Allah’ım!
Ey dünyada orduları celaliyle var eden var, ey ahirette şehitlere cemaliyle ihsan eden Yâr! birliğine inandık; Sana sığındık ve Sana güvendik. Gayrı, İslam ümmetini birbiriyle sınama, fitne ateşinde masumları yakma. Terör elindeki mazlumları kurtar karanlık düşüncelerden, uyandır gaflettekileri sabahı olmayan gecelerden…
Bu yolda dostlarımızı yerindirme, düşmanları sevindirme. Rahmetini kesme kahraman ordumuzdan, bereketini alma cennet yurdumuzdan. Tasasını çektiklerimizden emin eyle bizleri; karanlık yollarda rehber-i din eyle bizleri. Hezimete uğrat terörün uşaklarını ve efendilerini ve zalimlerin kendilerine kırdır yine kendilerini.
Ey bütün noksanlardan münezzeh olan Allah’ım! Şehitlerimize ikramını, gazilerimize dermanını eriştir. Acısı olanların acısını dindir, umudumuzu zafere eriştir. Duamızı Kâbe’de edilen dualara say. Rahmetini kesme üzerimizden merhametini esirgeme bizden.
Ezanımızı dindirtme ya Rab! Vatanımızı böldürtme ya Rab! Bayrağımızı indirtme ya Rab! Başımızı eğdirtme ya Rab; Polislerin, Mehmetçiklerin, Güvenlik korucularının ayağına taş değdirtme ya Rab! Bu vatan için gece-gündüz demeden ibadet ruhuyla çalışan devlet büyüklerimize imdât eyle ya Rab!
Ülkemizi ve İslâm alemini her türlü felâket ve tehlikelerden emin ve muhafaza eyle ya Rab!.
Ey Rabbimiz! Camiye affedilme ümidiyle geldik; hak ettiğimiz için değil; Senin lütfuna güvendik. Rabbimiz, buradan bağışlanmış kullar olarak çıkart bizi; Aziz Sensin; yüreğimizi buradan boş göndermezsin. Hakîm Sensin, yanık sesimizi, yaşlı gözlerimizi, kırık dökük sözlerimizi ebedi kurtuluş müjdesiyle meyvelendirirsin. Sensin Mu’inimiz, işte âminlerimiz.
Rabbim, burada affedilmeyeceksek başka nereye gideriz. Rabbimiz, buradan ümitle dönmeyeceksek, başka ne ederiz. Rabb-i Rahimimiz, bu gece teselli bulmayacaksak, başka ne zaman buluruz.
Daha camiden ayrılmadan; affedilmedik hiçbir günahımızı, setredilmedik hiç bir ayıbımızı, giderilmedik hiç bir sıkıntımızı, karşılanmadık hiç bir ihtiyacımızı, ödenmeyecek hiç bir borcumuzu, şifâ bulmayacak hiç bir hastalığımızı, deva bulmayacak hiç bir derdimizi bırakma Allah’ım!
Buraya bizden önce gelen güzel kullarının âminleri hatırına, aramızda bulunan masum çocukların âminleri hatırına, bin bir zahmetle aramıza katılan beli bükülmüş yaşlılarımızın, ağrılı sancılı hastalarımızın âminleri hatırına, Sana el açmış Habib-i Ekremin’in üzerimize titreyen kalbinin hatırına, affeyle bizi, bağışla bizi, mağfiret eyle bizi ya Gafur ya Rahim.
Bu gece yapılan dualar hürmetine sen bizleri, anamızı, babamızı, eşimizi, evlatlarımızı affeyle. Hocalarımızı, üzerimizde hakkı ve emeği bulunan herkesi affeyle Allah’ım.
Dostlarımızı, arkadaşlarımızı, bizden hayır dua umanları, mağfiret eyle Allah’ım. İman ile bu dünyadan ahirete göçen bütün kullarını bağışla Allah’ım.
Hepsinden hoşnut ve razı ol. Hepsini sevgine ve muhabbetine mazhar eyle Allah’ım.
Bugünden sonra da hata ve günahlarımızı tekrarlamadan, haramlara sapmadan, haksızlıklara arka çıkmadan, tefrikaya düşmeden, kimsenin hakkına hukukuna tecavüz etmeden, hatır gönül yıkmadan, şeytana, nefisimize, heva ve hevesimize uymadan, rızana ve dinine uygun bir şekilde yeni bir aşk, ihlas ve samimiyetle hayatımızı sürdürebilmeyi bizlere nasip eyle Allah’ım!
HATİM DUASI
Ya Rabbi! Bu gece hürmetine tilâvet edilen Kur’an-ı Kerimleri, hatm-i şerifleri, okunan kelime-i tevhitleri; getirilen salât-ü selâmları, çekilen zikirleri, tesbihatı, yapılan va’z-u nasihatleri, dua ve niyazları dergâh-ı ulûhiyetinde en güzel şekliyle makbûl eyle Allah’ım!
Bunlardan hâsıl olan ecir ve sevâbı; öncelikle sevgili Peygamberimiz, Muhammed Mustafa’nın aziz, latif rûhuna hediye eyledik, vâsıl eyle Allah’ım!
Diğer bütün peygamberlerin, ehli beytin, ezvâc-ı tâhirâtın, ashâb-ı kiramın, tabiinin, alimlerin, salihlerin, şehitlerin, ahirete göç eden gaziler ile bütün ehl-i imanın ruhlarına ruhlarına bağışladık haberdar eyle ya Rabbi.
Ayrıca babalarımızın analarımızın, kardeşlerimizin, bacılarımızın, çocuklarımızın, yakınlarımızın, dostlarımızın, arkadaşlarımızın, hocalarımızın, üstatlarımızın, üzerlerimizde hakkı bulunanların ruhlarına ayrı ayrı bağışladık sen ulaştır ya Rabbi.
Şu anda bu duaya “amin” diyen bütün müminlerin cümle geçmişlerinin, dâr-ı dünyadan dâr-ı ukbaya irtihal eden bütün Mümin ve Mü’minâtın da ruhlarına hediye ediyoruz, onları da hissedar eyle Allah’ım!. Ruhlarını şâd, Kabirlerini pür-nûr, mekânlarını cennet, makamlarını âli, eyle! eyle Allah’ım!
Bizleri zikrinde, şükründe, hüsn-i ibadetinde daim eyle. Haramlardan uzak, helallere dost eyle. Bedenlerimize sıhhat afiyetler, hastalarımıza Şâfî isminle şifalar ihsan eyle. Ümmet-i Muhammed’e güzel hizmetle geçen uzun ve hayırlı ömürler nasip eyle. Vefatımız geldiği zaman da dilimiz zikrinle meşgulken, alnımız secdede iken, Senin sevdiğin ve razı olduğun bir hal üzereyken ruhumuzu teslim edebilmeyi, iman ve selim bir kalp ile huzuruna gelebilmeyi cümlemize nasip eyle Allah’ım!
Sübhane Rabbike Rabbi’l-İzzeti Ammâ Yesıfûn…

Kaynak:İsmail ÇİÇEK

MARDİN İL MÜFTÜSÜ