Yazı tartışması devam ediyor!

Yazı tartışması devam ediyor!

Eğitim sisteminde uygulanmakta olan düz yazı, el yazısı tartışması sürüyor.

A+A-

bafra55.net/Samsun Haber Merkezi

Türk eğitim sisteminde geçmişten beri süre gelen el yazı uygulaması mı, yoksa düz yazı uygulamasının mı, tercih edilmesi gerektiğiyle ilgili yapılan tartışmalar toplumda bir kafa karışıklığına yol açtı. Bununla ilgili olarak uzmanlar çeşitli görüşler öne sürse de, genel olarak doğru uygulandığında, 2 yönteminde problem yaratmayacağı üzerinde duruyorlar. Konuyla ilgili olarak Türk Eğitim-Sen Samsun 1 Nolu Şube Başkanı Levent Kuruoğlu, doğru materyal ve eğitim öğrenciye verildiği taktirde,  her iki yazım türünün de bir sorun teşkil etmeyeceğini söyleyerek:

“HEM ÖĞRENCİLER, HEM DE ÖĞRETMENLER İÇİN OLUMSUZ”

“ Eğer, doğru materyal ve eğitim veriliyorsa, el yazısının dezavantajı yok. Ama her yöntemin eksikleri olabilir. Türkiye’de 8’nci sınıfa gelindiğinde öğrencilerin eğik yazma oranı yüzde 15’e kadar iniyor. Bunu önlemenin yolu daha fazla okuma-yazma uygulamalarından geçiyor. 2005 yılında başlayan el yazısı uygulamaları incelendiğinde 10 yıldır uygulanan bu yöntemde okula başlama yaşının düşmesinin de etkisiyle öğrencilerin harfleri bitişik eğik yazı formuna göre yazmakta zorlandıkları görülüyor. Kaldı ki el yazısı uygulamaları başladığında el yazısı öğretilmeyen öğretmenler vardı. Bugün gelinen noktada ortaokul ve liselerde el yazısı hem öğretmenler hem de öğrenciler için olumsuzluk teşkil etmektedir. Öyle ki bazen öğrencinin kendi yazdığını bile okumakta güçlük çektiği gözleniyor. Öğrencilerin her derste bütün yazılarını bitişik eğik yazı ile yazmaları isteniyor. Oysa öğrenciler 5’nci sınıftan itibaren yavaş yazma ve öğretmenlerin, öğrencinin yazısını okuyamaması gibi nedenlerle dik temel harflerle yazmaya devam ediyor. Öğretim süreci gerçekleştirilmediği halde dik temel harflerle yazarken öğrenciler pek çok yazım hatası yapıyor. Bu durumda ülke genelinde öğrencilerin, öğretmenlerin ve velilerin görüşleri alınıp sınıf içi gözlemler yaparak ayrıca öğrencilerin birinci sınıftan sonraki yıllarda da takibi sağlanarak sorunlar saptanmalı ve etkili çözümler geliştirilmeli, aksi takdirde uygulama son bulmalıdır” dedi.

Konuyla alakalı olarak, Samsun Başarı Koleji Rehberlik ve Psikolojik Danışmalık öğretmeni Neslihan Gürler, eğitimde uygulanan yazı stilinin belirli bir standardı olması gerektiğini belirtirken,

“ İKİSİNİN DE AYRIMINI VERİRSEK, SORUN ÇÖZÜLÜR”

 “ Öncelikle belirli bir standardı olmalı. Daha 1’nci sınıftan itibaren Türkçe dersinde el yazısıyla yazarken, İngilizce dersinde düz yazıyla yazılıyor. Haliyle bu durum öğrencide bir kafa karışıklığına yol açıyor. Ve böylece bir adaptasyon sorununa neden oluyor. Alışkın olunan şeylerden insan hafızası kolay kolay vazgeçemiyor. Haliyle de bu durum bir psikolojik sorun yaratıyor. Özellikle görsel hafızası iyi olan çocuklarda bu durum daha açık gözlenebiliyor. Budan kurtulmak için, çocuklara her 2 yazı türünü de göstererek, bu durumu kabullenmelerini sağlamalıyız.  İkisinin de ayrımını tam olarak çocuğa verirsek sorun çözülür. Velilerde, okuldaki rehberlik öğretmenleriyle görüşerek bu konuyla ilgili yardım almalılar” dedi.

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.