ŞİMŞEK BAFRA ŞEHİT AİLELERİ DERNEĞİNİ ZİYARET ETTİ.

ŞİMŞEK BAFRA ŞEHİT AİLELERİ DERNEĞİNİ ZİYARET ETTİ.

MHP Samsun Milletvekili Cemalettin Şimşek Bafra Şehit Aileleri ve Gaziler Dayanışma Derneğini ziyaret ederek son günlerde Türkiye üzerine oynanan oyunlar hakkında açıklamalarda bulundu.

A+A-


Ziyarette Bafra Şehit Aileleri ve Gaziler Dayanışma Derneği Başkanı Mümine Ersin ve Yönetimi tarafından karşılanan Vekil Şimşek ilk olarak Şehit Ailelerinin problemlerini dinledi.

Bafra Şehit Aileleri ve Gaziler Dayanışma Derneği Başkanı Mümine Ersin ,’’Aziz şehitlerimizin maneviyatını kahraman gazilerimizin onurunu incitmeden, istismar etmeden hizmet ediyoruz.

Vatanın bölünmez bütünlüğü uğruna canlarını feda eden aziz şehitlerimiz kahraman gazilerimiz arasında asker -polis gibi asla ayrım yapmadan hizmet yapıyoruz. Şehitlik yüce dinimizde çok üstün bir makamdır. Milletimiz tarihi boyunca bu makamı hem mukaddes bilmiş hem de muhabbet beslemiştir. Din uğruna, vatan millet uğruna canını verenlerin adıdır şehit. Bugün de terörle mücadelede yine vatan uğruna binlerce Askerimiz, Polisimiz ve sivil vatandaşımız şehit olmuştur. Son zamanlarda Hükümetin ve bazı siyasi partilerin Tarihimizde Hiçbir Güce oyun eğmeyen Türk Milleti; evlatlarımızı şehit eden, analarımızın bağrını yakan, çocuklarımızın yetim kalmasının sebebi 30 binden fazla insanımızın katili, binlerce gencimizin yaralanarak gazi olmasına sebep olan eli kanlı terör örgütünden, elebaşı bebek katili terörist başından adeta büyük kurtarıcı gibi medet umar hale geldiklerini, bebek katili terörist başı ile sarmaş dolaş olduklarını ibretle izliyoruz.

Çözüm süreci denen açılım gayretlerinde şehitlerimizin ruhunu incitecek, Güvenlik güçlerimizin ve dolayısıyla milletimizin motivasyon ve inancını sarsacak uygulama, görüntü ve söylemlerden özellikle uzak durulmalıdır. Vatan haini ile vatanperver aynı görülür, aynı muameleye tabi tutulursa bunun vebalini hem tarih önünde hem de inanç manzumemiz içinde hiç kimse ödeyemez. Hangi Şehit yakınımıza, hangi gazimize, hangi vatandaşımıza sorarsanız sorun, İmralı’da ki bebek katili ile yapılan  görüşmeler şehitlerimize ihanettir. Türk milleti tarih boyunca yapılan ihanetlere boyun eğmemiştir ve asla eğmeyecektir.’’dedi.

Vekil Şimşek ziyarette yaptığı açıklamada,"Milliyetçi Hareket Partisi açılım süreciyle başlayıp daha sonra milli birlik ve kardeşlik projesiyle devam eden ve şimdi de adına çözüm süreci denilen bu süreçte koyduğu tavır ve duruşuyla ne kadar haklı olduğu bu gün geldiğimiz noktada tüm çıplaklığıyla ortaya çıkmıştır. Sayın Başbakan gerçek niyetini Türk milletinden saklamaktadır ve milletten aldığı bu desteği kötüye kullanmaktadır. Sayın Başbakan bebek katili ile pazarlıklarını bu düşünceleri üzerinden sürdürmekte, çıkarılan büyükşehir yasası ve çıkarmaya çalıştığı yeni anayasadan bu devletin adının Türk devleti olduğunu çıkarak, kurmaya çalıştığı başkanlık sistemi içerisinde gerçekleştirmeyi düşündüğü eyalet sistemi ile Öcalan'a af ve o bölgeye statü verilecek ve o bölge Türkiye Cumhuriyeti devletinin kontrolünden çıkacaktır. Esasen Sayın Başbakanın bu düşünceleri bilinmeyen bir tarafı da değildir. Başbakan Erdoğan 1994 yılında İstanbul il başkanıyken rahmetli Necmettin Erbakan'a sunduğu raporla bu günkü görüşleri birebir örtüşmektedir.
Başbakan Erdoğan küresel güçlerin himayelerinde esas ülkemizi götürmek istediği Büyük Ortadoğu Projesi çerçevesinde yeni anayasa çalışmaları, Türk kimliğinin Anayasadan çıkarılması, başkanlık sistemi ve Türkiye'nin eyaletlere bölünerek PKK ya verilen sözlerin yerine getirmesi vaatlerini halkın gözünden kaçırmaya çalışmaktadır.
Sözde bu akil adamlar millete psikolojik harekat yapacaklarmış ne olduğunu bilmedikleri sözde çözüm sürecini halka anlatacaklarmış. Böyle bir şey olabilir mi? Kendilerinin bilmediği bu çözüm süreci hakkında ne söyleyecekler. İnsanlar bilmedikleri bir konuda fikir sahibi olabilirler mi? Bu insanlar kendilerine az çok saygı duyuyorlarsa derhal bu akılsız adam durumuna düşmekten kendilerini kurtarmalıdırlar. Ülkemizdeki olaylar bu bir Türk-Kürt çatışması değildir. Türklerle Kürtlerin aralarında bir problem yoktur. Bugün çatışan Türk'le Kürt halkı değildir. Biz hepimiz biriz ve beraberiz. Asla PKK Güneydoğu'daki vatandaşlarımızın temsilcisi değildir. Sözde Güneydoğu'daki vatandaşlarımız adına PKK ile müzakere edilerek doğru bir yere varılamaz. Milliyetçi Hareket Partisi olarak bizler milletimizi uyarma görevimizi her zaman olduğu gibi yerine getirmek istiyoruz ayrıca Milletimizin de bu gidişe en kısa zamanda dur diyeceğine olan inancımız tamdır." şeklinde konuştu.

Konuşmalardan sonra Bafra Şehit Aileleri ve Gaziler Dayanışma Derneği Yönetim Üyesi ve Tunceli'de Terör Örgütü tarafından yola döşenmiş mayına çarpması sonucu 13 Ağustos 2006 tarihinde Şehit Olan ve Bafra İlçesine bağlı Kolay Beldesinde defnedilen Şehit Polis Memuru Recep Tokur’un eşi Meryem Tokur ise Vekil Şimşek’e duygulu gözlerle dönerek,’’Sayın Vekilim Aziz vatanımızın bölünmez bütünlüğünü korumak için görev yaptığı Tunceli'de içinde bulunduğu polis aracının, hain emellerce yola döşenmiş mayına çarpması sonucu 13 Ağustos 2006 tarihinde şehit olan polis memurumuzdan biri olan Recep Tokur'un eşiyim.

Bu topraklar, tarihin her safhasında kirlenmiş, kanlaşmış ve satılmış emellerin hedefi olmuştur. Tartışılmaz gerçek ise, böylesi düşüncelerin eşim Recep Tokur gibi binlerce vatan evladının yılmaz sevgilisi ve bu uğurda gözünü bile kırpmadan şahadet mertebesine gidebilme inancının olmasıdır. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın.

Fakat benim üzüldüğüm bundan 2-3 sene önce bizi Tunceli’ye davet ettiler. Tunceli’ye gittiğimiz o günlerde şunu gördük ki, Vatanımız yıllar öncesinden birilerine peşkeş çekilmiş. Oraları kurtarılmış bölge haline gelmiş. Buna üzüldüm. Birde size bir şeye soracağım.

Tamam AKP Hükümeti yaptığı çalışmalar ve aldığı kararlar ile büyük bir yanlışın içerisinde.

3’lü koalisyon zamanında sizlerin mensubu olduğunuz MHP’si ise Bebek Katili Abdullah Öcalan’ın idamını neden imzalamadınız.

Ve alınan karar gereği idam cezasını kaldırdınız. Bu konuda neler söylemek istersiniz.’’dedi.

Vekil Şimşek bu soruya’da,’’ MHP Genel Başkanı Sayın Dr.Devlet Bahçeli ‘nin o zamanki süreçte  ısrarla protokole koyduğu bir madde vardı. O da şuydu eğer terörist başı İmralı’dan terör eylemlerini devam ettirirse, dosyanın hemen TBMM’ye indirilmesiydi.
Herhalde idamın infaz edilmemesi konusunda görüş birliği olsaydı, MHP olarak idamın infazını savunmasaydık bu kadar süre tartışmazdık. Sayın Genel Başkanımız Bahçeli hep idamın infaz edilmesini savundu. Bu zamana kadar da her zaman gerekçeleriyle izah etmiştir. Buna karşı ise diğer koalisyon ortakları özellikle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararının beklenmesi gerektiğini savundular. Bu karar beklenmeden infaz olursa Türkiye’nin uluslararası camiada sıkıntılı duruma düşeceği belirtildi. Dosyanın bekletilmesinin temel gerekçesi buydu.”diyerek sözlerini tamamladı.

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.