İncelemelerimizde imamın suçunun olmadığını gördük. O başkan, 'ya o imam gidecek ya da ben' dedi. 'İmam duracak, sen gidebilirsin' dedim" diye konuştu.

'1-7 Ekim Camiler ve Din Görevlileri Haftası'nın kapanış konferansı, Canik Kültür Merkezi'nde gerçekleştirildi. Diyanete bağlı sivil toplum kuruluşları tarafından düzenlenen konferansa İl Müftüsü Yrd. Doç. Dr. Hayrettin Öztürk, il müftü yardımcıları, ilçe müftüleri, din görevlileri ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.

MİLLETVEKİLİ BİLE İSTEYEMEZ

İmam tayinlerinde adaletli davrandığını söyleyen İl Müftüsü Öztürk, "Biz köylü bir teşkilatız. Din görevlilerimizin yüzde 75'i köyde, yüzde 25'i ise şehirlerde görev yapıyor. 10 yıl ve üzerinde köylerde görev yapanları şehre ya da şehir kenarlarına almaya çalışıyoruz. Sınavlara kendinizi iyi hazırlayın. Bir imam köyde ailesinden uzak yaşıyor. Siz gayret edin ki, biz de gayret gösterelim.

Bir imam ile ilgili önüme şikayet geldiğinde elim titriyor. Biz şikayet için direniriz ama adam üst makamlara, imamın camiden gitmesi için yazı yazıyor. Vatandaş camiye gelmiyor fakat gece-gündüz zarar veriyor. Bir ilçe belediye başkanı, ilçesindeki caminin imamının gitmesini istediği için yanıma geldi. İmamlar öyle bir iki kişinin demesiyle yer değiştirmiyor. İncelemelerimizde imamın suçunun olmadığını gördük. O başkan, 'ya o imam gidecek ya da ben' dedi.

'İmam duracak, sen gidebilirsin' dedim. Dik duruş gösterdim. Bir milletvekili bile gelip benden imam tayini isteyemez, yapmam. Görevi hak eden alır. Bende görevimi yaparım, hak yemem. Allah ve Peygamber ne buyuruyorsa onu yaparım, yapamazsam giderim" diye konuştu.

"Başkana, 'imam duracak, sen gidebilirsin' dedim"

İMAMLAR DÜŞÜK GÖRÜLÜYORDU

İmamların cami görevlisi olmasının yanı sıra mahallelerindeki sosyal işlerle de ilgilenmesi gerektiğini ifade eden Öztürk konuşmasını şöyle sürdürdü: "İmam olmak çok zor sınavlardan geçiyor. Davanız çok büyük sınavlara bağlı, zorluklara hazır olmalısınız. Alimler de imamdır. İmamlar da bedendeki baş gibidir. İmam toplumun aklıdır. İmamın eti zehirlidir ama sadece yiyen cahiller zehirlenir.

Geçmişte imamlar düşük insanlar olarak görülmüştü. Ama son dönemde bu değişti. İmamlar aleyhine yapılan bir konuşmayı müslümanlar dinlememelidir. Bir imamın gönlüne hakim olması yetmez; bedenine de hakim olması gerekmektedir. Vizyon sahibi olmanız gerekmektedir. İmam aktif adamdır ve öncüdür.

Onlar nimetlerle dolu cennete gideceklerdir. Orada, 'dünyada yaptıklarınızın karşılığı budur' denilecek. İmam kardeşlerimiz her türlü zorluklarla karşılaşıyor. Sabah namazına kalktıklarında, köpeklerle, yeri geliyor sarhoşlarla ve ailesiyle kavga ederek imama fırça atan cemaatle. Bu adam cennete gitmeyecek de nereye gidecek?

Bir insanı kurtarırsanız, bütün insanlığı kurtarmış olursunuz. Kur'an bizim imamımız, biz de cemaatin imamı olmalıyız. Takva sahibi olmalı; dua, dava ve iddiamız olmalı."

kaynak Ersin DEMİR – Haber Gazetesi