CUMHURİYET CUMHURA EMANET
Cumhuriyetimizin 89. yılını kutluyoruz.
Osmanlı Devleti’nin enkazından geriye, yoksulluk ve sefalet kalmıştı, miras. Bu mirasın üzerine gururla bir ev kurdu millet. Mütevazı, ancak onurlu ve gururlu bir ev. Çağın oldukça gerisindeydi belki, ama milletin malıydı bu ev, millete ait. Kendi çatısıyla hür, kendi tuğlasıyla özgür bir ev. Nasılsa başımızı sokacak bir evimiz vardı, gerisini nasıl olsa yapardık, daha güzelini, daha gelişmişini. Tapusu bizimdi ya, o yeterdi bize. Tapusu cumhura ait, bu cumhuriyetin temellerini birlikte attı Atatürk ve cumhurumuz. Atatürk’ün zekası ve liderliği, cumhurumuzun azim ve kararlılığı bize cumhuriyeti armağan etti.
Bu armağanı yüceltmek ve büyütmek günümüz cumhurunun en aslî görevidir. 89 yıllık cumhuriyetin, daha kat edecek çok yolu var. Atatürk’ün de işaret ettiği gibi Medeni alemin sahip olduğu bütün imkan ve özelliklere sahip olmak, dünyada saygın bir konum elde etmek için yapılacak hâlâ çok iş var. Genci yaşlısı kadını erkeği ile topyekün bir kalkınmanın temelleri cumhuriyetimizin ilk yıllarında atılmıştı. Bu temellerin üzerine çok görkemli ve çağın ihtiyaçlarına cevap verebilecek nitelikte yapılar inşa ettiğimizi söylemek ne yazık ki mümkün değildir. Osmanlıyı çökerttiğini bildiğimiz dışarıya bağımlılık bugün genç Türkiye’miz için de söz konusudur. Kendi toprağımızdan kendi emek ve gücümüzle ürettiklerimiz, maalesef dışarıdan temin ettiklerimiz yanında çok sönük kalmaktadır. Bilim alanında eskiye oranla belki çok iyi konumdayız ancak dünyada bilim ve teknik alanında görülen hızlı değişime ayak uydurmakta hâlâ zorlanıyoruz. Bilim adamı yetiştirmekte çok cimriyiz ancak, eldekileri yurt dışına kaptırmakta cömert davrandığımızı söyleyebiliriz. Çağdaşlaşmanın ve ilerlemenin temelinde eğitimin olduğunu düşünürsek, millî eğitim politikamızdaki kararsızlık ve etkisiz politikalar neticesinde, ilerlememizin dayandığı en temel unsur olan eğitim, ilerlememize beklenen olumlu katkıyı sunamamaktadır.
Vatan, fedakâr vatandaşların omuzlarında yükselir. İş ahlakı, görev ve sorumluluk bilinci yerleşmemiş bireylerden fedakârlık beklemek tam anlamıyla saflık olur. Modern dünyanın bazı değerleri değirmen misali öğüttüğü bir gerçektir. Diğergamlık, paylaşma, yardımseverlik, iyilik, dostluk gibi ulvî kavramların, modern dünyanın kendine yaraşır kavramları karşısında yavaş yavaş kaybolmaya yüz tuttuğunu içimiz parçalanarak gözlemliyoruz. Yukarıda saydığımız değerler gibi fedakârlık da, iş ahlakı da, sorumluluk bilinci de insanların değeri olmaktan çıkmıştır. Çağın maddeci zihniyetiyle beraber bencil, sorumsuz, kolaycı bir insan tipi oluştu. Küreselleşen dünyamızda bu insan tipinin ülkemize bulaşması da elbet çabuk olmuştur. Üretmeden tüketen, emek harcamadan kazanmak isteyen, hak etmeden sahip olan bir nesil, bir cumhur oluştu. Birbirine saygısı ve güveni azalan, kendini her şeyin üstünde gören insanların bulunduğu bir toplumdan başarı ve gelişme bekleyemezsiniz.
Binlerce yıldır bu topraklarda yaşayan insanların çeşitli sebeplerle ayrışması ya da ayrıştırılmak istenmesi, onlarca yıldır süren bir huzursuzluk ortamının doğmasına sebep olmuştur. Siyasi ve sosyal gerginliklerin yaşandığı, toplumsal karışıklıkların körüklenmeye çalışıldığı bir ülkede ne siyasi, ne sosyal ne de ekonomik anlamda bir tam bir gelişmenin olması beklenemez. Cumhuriyet, huzur ve güven ortamını temin etmek için vardır. Her türlü halka ve hakka saygı, cumhuriyetin temel felsefesidir. Cumhuriyet özgürlüklerin ve hakların teminatıdır. Bu teminata rağmen ülkemizin gelişmesi ve güçlenmesi zaman zaman kesintiye uğratılmaktadır. Cumhuriyeti fikri ve irfanı hür nesiller geliştirecek ve yüceltecektir. Cumhuriyetimize kastedenleri, ülkemizin ekonomik ve toplumsal gelişimine engel olanları bu nesiller tanıyacak ve bunlar kirli ve karanlık emellere engel olacaklardır.
Cumhuriyetimiz 89. Yılında. 89 yıldır kendi gök kubbemizde, kendi çatımızın altında yaşıyoruz, hür, özgür… Tapusu, bugünlerde yitirdiğimiz fedakârlık, azim, vatanseverlik gibi değerlere sahip ecdadımız tarafından hediye edilen bu topraklarda 89 yıldır sorgusuz ve kaygısız yaşıyoruz. Soluduğumuz havada özgürlüğün kokusu, içtiğimiz suda hürriyetin tadı var. Temelde, gövdede baktığımız her yerde atamızın, atalarımızın adı var. Cumhurun en başından en sonuna, en yükseğinden en düşüğüne kadar herkesin sorumluluğu var. Cumhuriyet cumhura emanet.
Cumhuriyet bayramınız kutlu olsun.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.