Şükran AKGÜN

Şükran AKGÜN

ABD ve İSRAİL’İN, İRAN’A STRATEJİK OLİMPİYAT OYUNLARI…

A+A-

Geçtiğimiz günlerde İran’ın nükleer programının kilit ismi Muhsin Fahrizade’ye düzenlenen suikastı okuduğumda, aklıma 2010 ve 2012 yılları arasında, yine İran’da üst düzey nükleer bilimcilerinin suikastçılara hedef olması geldi. Ancak burada daha da ilginç olan ise bu yıllarda ABD’de Obama hükümetinde Joe Biden Başkan yardımcısıyken şimdi görevini devir almayı bekleyen hükümetinin başkanı.

 

Daha önce ki aylarda ABD, İsrail ve İran arasında ki tarihi nükleer silah ilişkilerini “Tahtlar Oyunu” adlı yazımda kaleme almıştım. İngiltere’nin Basra körfezini ekonomik kriz nedeniyle terk etme kararının ardından, boşluğu Sovyetler Birliğinin doldurmaması için Nixon hükümeti, İran ve Pakistan’ın ortak nükleer silah kurma politikasını benimsemişti. Şah hükümeti döneminde başlayan nükleer silahlanma çalışmaları, Şah’ın indirilmesiyle engellendi. Bu durumda Pakistan’ın el altından İran’a verdiği destekle İran nükleer silah çalışmalarına hız kesmeden devam etti. Ve bu durum Bush hükümetini çıkmaza sokmaya başlayınca “olimpiyat oyunları” burada kendini göstermeye başladı.

Bush hükümeti çıkmazdayken İsrail hükümeti İran’ın nükleer silah ile ilgili ilerlemelerini büyük tehdit olarak algılıyor ve kendi hükümetlerince siber saldırılarla ilgili çalışmalar yapıyorlardı. Askeri istihbaratın içinde ki en büyük birimi olan 8200’e çok yetenekli insanları alarak “Siber Savaş Birimini” kurmaya başladı. Projeye hem ordudan hem de ordu dışından hackerlerde katılım sağlayabiliyorlardı. ABD’de ise bu çalışma Amerikan Savunma Bakanlığında başlamıştı. Bakan Robert Gates projeyi inceleyince olaya CIA’nin de dahil edilmesini istedi. Ve böylece CIA, Ulusal güvenlik teşkilatı ve İsrailli muadilleri 8200 ile birlikte çalışmaya başladılar. Siber silahların kodları 8200 birimi ile Ulusal güvenlik teşkilatı tarafından yazılıyordu.  Ancak en ilginç olanı ise Amerikan Siber Komutası Fort Meade’de NSA ile aynı binadaydı.

Olimpiyat oyunları olarak adlandırılan siber saldırılar, 2010 yılında Obama hükümetinde “stuxnet” olarak ortaya çıkmasıyla, İran’da da nükleer silah uzmanlarına suikastlar düzenlenmeye başladı.

2008 yılında Ahmedinejad’ın nükleer silah tesislerinde düzenlediği basın gezisinde çekilen resimlerde, programı anlatan bilim insanları tespit edilip suikastlar gerçekleşti.

ABD hükümeti bu saldırıları hiçbir zaman üstenmedi. Dönemin başkan yardımcısı Biden ise kendince patlayarak İsraillileri suçladı ve “kodu değiştiren İsrailliler olmalı” dedi. NSA ise yaptığı açıklamalarda kodları İsrail hükümetinin çaldığını ve saldırıları hızlandırdığını, suikastları İsraillilerin düzenlediklerini iddia etti.

İran’lı yetkili Emad Kiyaei ise yaptığı açıklamada “yapılan siber saldırıların, düzenlenen suikastların İran’ın nükleer programının hiç olmadığı kadar ilerlemesini sağladığını, gençlerinin milli siber ordularına katıldığını ve İran’ın siber ordulara sahip olduğunu” söyledi. “Bu oyunu başlatanların, kendileriyle gurur duyanların her kim ise bunun büyük hata olduğunu kabul etmeli” diyerek sözlerine devam etti.

Oldukça da haklıydı çünkü İran kendisine yapılanlara karşı Birleşik Devletlere düzenlemiş olduğu saldırılarla oldukça sofistik cevap verdi. Önce dünyanın en büyük petrol şirketine daha sonra da hedefleri arasında Bank of America, Pnc Bank ve Wells Fargon’un bulunduğu bankalara düzenlemiş olduğu siber saldırılarla.

 

On dokuzuncu yüzyılda sadece ordu ve donanma,

Yirminci yüzyılda savaşın ikinci boyutu hava kuvvetleri,

Yirmi birinci yüzyılda ise savaşın dördüncü boyutu siber saldırılar…

İsrailli yetkililer ise yaptığı açıklamalarda “İran’ın şimdi ya da gelecekte nükleer silah sahibi olurlarsa insanlık tarihinde, İslamcıların eline gelmiş geçmiş en tehlikeli ve en yıkıcı silahlar geçecektir.  Dünya bunun önüne geçmeli” diyorlar.

Çünkü biliyorlar ki İranlılar nükleer silahı yaptıkları anda İsrailliler oyunu kaybedeceklerdir.

Bu durumda, Joe Biden’ın başkan yardımcılığında gerçekleşen suikastların, yeniden gündemi gelmesi “çıplak krala yeni giysilerini sormak” gibi bir şey olacaktır.

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.