Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un kaleminden dökülen; milletimizin yüksek karakter ve mizacına uygun, sonsuz bağımsızlık aşkına vurgu yapan, milleti her daim uyanık olmaya çağıran, şehide ve ataya saygıyı öğütleyen, hiçbir şeyden korkmamayı tavsiye eden bu metin, millet olarak sosyal hayattaki kılavuz metinlerimizin en önemlilerindendir.

Dünya durdukça ve Türk milleti var oldukça İstiklâl Marşı’mız bayrağımıza kardeş olmaya devam edecek ve atalarımızın bu iki kutsal emaneti, içteki ve dıştaki her türlü kirli tezgahlara rağmen elden ele, dilden dile, gönülden gönüle taşınacaktır. Her türlü değerimizin ayaklara altına alınmaya çalışıldığı şu dönemde milleti bir arada tutan değerlerin başında gelen istiklâl Marşı’mızı her zamankinde daha gür ve daha coşkulu söylememiz gerektiğini yüce milletimize hatırlatmak isteriz. Şehidine, bayrağına, marşına bağlılığın çeşitli vesilelerle test edildiği günümüzde Ülkücü Türk Gençliği olarak ecdadımızın her emanetini candan aziz biliyor, uğruna nice bedeller ödenmiş bu kutsalları sonsuza dek yaşatmak için bedenimizde can, içimizde tükenmez bir heyecan taşıyoruz. Ecdadımızın emanetlerini, koruma gayesiyle sağa sola kaçıranlara da bu vesileyle hatırlatıyoruz: Emanete sahip çıkmak onu kaçırmak değildir!

İstiklâl Marşı’mızın kabulünün 94. yılını kutluyor, marşımızın şairi Mehmet Akif Ersoy’u rahmet ve minnetle anıyoruz.