Türk Ocağından konferans

Prof. Dr. Ahmet Balkaya’nın konuşmacı olarak katıldığı “Türk Tohumculuğunda Efsaneler ve Gerçekler” konulu konferans düzenlendi. Dr. F. Tevetoğlu Salonunda gerçekleştirilen konferansın açılış konuşmasını yapan şube başkanı Doç. Dr. Serkan Şen, çıplakları giydirmek, açları doyurmak gibi bir devlet geleneğine sahip isek tarıma stratejik önem atfetmemiz gerektiğini vurguladı. Ardından kürsüye gelen Prof. Dr. Ahmet Balkaya Türkiye’nin iklim çeşitliliği ve coğrafyası itibarıyla tarımsal üretime ve özellikle tohumluk üretimine çok uygun olduğunu dile getirerek Türkiye’nin tohumculuk hamlelerine geç başlamasına karşılık önemli mesafeler kaydettiğini belirtti. Türk tohumculuk sektörünün üç temel sorunu olduğunu söyleyen Balkaya, bunların Ar-Ge faaliyetlerinin yetersizliği, üretim maliyetindeki yükseklik ve mevzuat sorunları olduğunu ifade etti.
Tohumculukla ilgili birçok şehir efsanesi olduğunu söyleyen Balkaya, bunlardan birinin sanki tamamen dışarıya bağımlıyız, hatta bağımlığımızın büyük oranda İsrail’e dayandığı abartısı olduğunu ifade etti. 200 milyon dolarlık tohumluk ithalatımızda İsrail’in payı 13 milyon dolar, yani yüzde 5,5-6,5 civarında olduğunu dile getiren konuşmacı ne hikmetse birilerinin bütün tohumluklar İsrail’den geliyormuş algısını oluşturmaya çalıştığını vurguladı. En fazla tohumluk ithalatı yaptığımız ülkenin Hollanda; en çok ihracatın Ukrayna’ya yapıldığı tespitini paylaştı. Organik, hibrit ve GDO terimlerinin iyi anlaşılması gerektiği üzerinde duran Baklaya, yüzde yüz organik tohum bulmanın zorluklarından bahsederken hibrit tohumların GDO’lu imiş gibi yansıtılmasının kasıtlı ve yanlış olduğunu, Türkiye’nin tohum ihtiyacında bitkinin doğasıyla oynamadan gerçekleştirilen suni tohumlama yöntemlerinin kaçınılmazlığını vurguladı. Sağlık yönünden hibrit tohumlardan üretilen bitkilerin bir zararı bulunmadığını kaydeden konuşmacı Türkiye’de üretimi yasak olan GDO’lu bitkilerin Güney Amerika ülkeleri ağırıklı olarak dünyaya yayıldığını; özellikle mısır, soya, pamuk ve  kanona üzerinde GDO anlayışının hakim bulunduğunu belirtti. GDO’dan önce kimyasal gübrelere dikkat edilmesi gerektiğine dikkat çeken Baklaya, yöneltilen soruları yanıtlayarak konferansını bitirdi. Konferans sonrasında Türk Ocağı anmalığı kendisi de Tarım Bakanlığında görev yapan İlkadım eski belediye başkanı Necaattin Demirtaş tarafından konuşmacıya takdim edildi.