DESK-Demokratik Sendikalar Konfederasyonuna bağlı DOS-Demokratik Ofis Sen Samsun İl Başkanı Fevzi Gül, yaptığı yazılı basın açıklamasında kurumlarla ile bankalar arasındaki maaş anlaşması yapılması esnasında bazı bankaların kamu çalışanlarını yanıltarak kendilerinden farklı amaçlarla imza aldıklarını ve ileride aldıkları imzalarla çalışanları mağdur ettiklerini belirtti.

DESK-Demokratik Sendikalar Konfederasyonuna bağlı DOS-Demokratik Ofis Sen Samsun İl Başkanı Fevzi Gül, kurumların bankalarla yaptığı maaş anlaşmalarında bazı bankaların kamu çalışanlarına maaş promosyonu adı altında ödediği ücretleri geri çıkarmak için farklı yolara başvurarak kamu çalışanlarından başka amaçlarla imza aldıklarını belirterek çalışanların mağdur edildiğini söyledi ve ekledi; Gül, “Kamuoyundan da bilindiği üzere kamu kurumları ile bankalar arası personel maaş anlaşması yapılmaktadır. Ancak bazı bankalar sözleşme esnasında kurum çalışanlarını tek, tek gezerek orada bulunan çalışanlara; sanki kurum ile banka arasında yapılan sözleşme ile alakalıymış gibi gösterilerek bir kitapçık imzalatmaktadır.   Bunun üzerine kitapçığı imzalayan kamu çalışanlarına maaş hesabının dışında ek hesap ve kredi kartı hesabı açılmaktadır. İleri ki günlerde kamu çalışanlarından kredi kartı aidat bedeli olarak 65,00 lira gibi astronomik bir rakam isteyen banka, yapılan itirazların üzerine de yıllar önce maaş anlaşması için imza verdiğini düşündüğünü sanan kamu çalışanlarına daha önce imzasını aldığı kitapçığı göstererek [sizin bankamızda 1996 yılından kredi kartı sözleşmeniz var, bu borcu ödememeniz durumda haciz işlemi ile karşı karşıya geleceğinizi şimdiden belirtelim] diyerek kamu çalışanlarına gözdağı ve korku vermektedirler. Ayrıca istedikleri parayı ödemeyen kişiler için de icra takip işlemini başlatan bazı bankalar, çalışanları mağdur ettikleri yetmiyormuş gibi çalışanların bankacılık işlemleri üzerindeki sicili ile oynamaktadır” dedi.

DESK-Demokratik Sendikalar Konfederasyonuna bağlı DOS-Demokratik Ofis Sen Samsun İl Başkanı Fevzi Gül, bazı bankaların haksız kazanç elde ettiğini ancak bu konuda Türk Ceza Kanununda cezai müeyyidesi bulunmasına rağmen bankalara bu konuda yaptırım uygulanmadığını belirterek, “bu bir çifte standarttır” diyen. Gül, sözlerine şöyle devam etti.  Gül, malumunuz yaşamış olduğumuz toplumda ve hukuk sistemimize göre haksız kazanç Türk Ceza Kanununa göre bir suçtur. Ancak ne var ki ceza müeyyide uygulanacağı zaman suçu kimin işlediğine bakılarak ceza kesilmektedir ve bu bir çifte standartlıktır. Bunu biz demiyoruz. Bunu diyen çeşitli mahkeme kararlarıdır. Çünkü mahkemenin gerekçeli kararında tüketiciden kredi kartı aidatı ve buna benzer ücret alınmasının haksız kazanç olduğu ve tüketiciye bunun geri iadesinin gerektiği belirtilmektedir. Hal böyle olunca da aslında tüketici haklı çıkmakla kalmıyor, bunun yanında bazı bankaların ayrıca burada açık, açık suç işlemiş oldukları da tescillenmiş bulunmaktadır. Öyleyse bunun karşılığı ve cezai müeyyidesi nedir? Yine benzer örneklerden vermek gerekirse; Bazı bankalardan çeşitli nedenlerle kredi çeken bir kamu çalışanı yada vatandaş, bankaya borcunu ödemeye gittiğinde yine kendisinden en az 5,00.lira ücret talep edilmekte, ücrete itiraz dilmesi halinde ise [madem itirazınız var, bankamıza iki tane otomatik ödeme talimatı verirseniz, bizde sizden bu ücreti almayız” denilmektedir. Oysaki alınacak iki tane otomatik ödeme talimatı kazanılacak olan otomatik talimat ücretinin bir nevi kılıfına uydurulmasıdır. Ayrıca bazı bankalar, maaş alan çalışanların kendi maaşlarını dahi çekerlerken kendilerine günlük çekim limit kotası koymakta ve 600,00.lira gibi komik bir rakamdan daha fazlasını çekmek isteyenlerden de belli bir ücret talep etmektedir” dedi. Gül, bazı bankaların haksız kazançlarının saymakla bitiremeyeceklerini belirterek devletimizin ivedilikle ve biran evvel kamu çalışanlarımızın ve vatandaşlarımızın bankacıkla ilgili şikâyetlerini göz önünde bulundurarak bankacılık iş ve işlemleri ile alakalı olarak yeniden bir düzenleme yapması gerekir ve bu da artık kaçınılmaz olmuştur” diyerek cümlelerini şu şekilde noktaladı.

Gül, tüm kamu çalışanlarımızı uyarıyoruz bazı bankaların maaş anlaşması için imzanıza ihtiyacımız var gibi bahanelerle sizden imza almak için yanınıza gelmeleri halinde lütfen maaş anlaşması için imza vermeyiniz. Çünkü başbakanlığımız genelgesine göre maaş anlaşmasını; Banka, Kurum Temsilcisi, Sendika Temsilcileri ve yine personeller tarafından seçilmiş çalışanların oluşturduğu kurulun yapma hakkı vardır. Yani banka kişilerle tek, tek böyle bir anlaşma yapma yetkisine haiz olmadığı gibi, böyle bir anlaşma yapması da olanaksızdır. Bu sebeple haksız kazanca sebebiyet veren kurum amirlerimizi ve kamu çalışanlarımız sırtından haksız kazanç elde etmeye çalışan bankaları uyarıyoruz. Bundan sonra bu tür şikâyetlerle gelen üyelerimiz adına sendikamız olarak hukuki mücadele başlatacağımızın özellikle bilinmesini istiyor, devletimizden de çalışanlarının ve vatandaşlarımızın haklarını korumasını bekliyoruz” dedi.