İlkadım Belediye Başkanı Necattin Demirtaş, Milli Emlak Müdürlüğü'ne yönelik yapılan operasyonda İlkadım Belediyesi'nde çalışan 3 kişinin de gözaltına alınmasıyla ilgili basında çıkan haberlere ve gözaltına alınma şekline tepki gösterdi.
Samsun'da Milli Emlak Müdürlüğü'ne yapılan operasyonda İlkadım Belediyesi'nde çalışan 3 kişinin de gözaltına alınmasıyla ilgili düzenlediği basın toplantısında basında çıkan haberlere tepki gösteren İlkadım Belediye Başkanı Necattin Demirtaş, "Belediyemizde çalışan arkadaşlarımızın da adı karıştığı, hem yerel hem de ulusal basında 'İlkadım ve Atakum'da operasyon' şekliyle yer alan olayın basına yansıma şekli bizi son derece rahatsız etti. Bizim belediyemizden 3 arkadaşımız gözaltına alındı ve polis tarafından ifadeleri alındıktan sonra bırakıldı. Arkadaşlarımızdan öğrendiğimize göre olayın telefon görüşmeleriyle bir yanlış anlaşılmadan ibaret olduğunu öğrendik. Sabahın erken saatlerinde evlerinden alınmaları, hem o arkadaşlarımızın aileleri hem de bizim nezdimizde son derece rahatsız edici bir durum. Bilgiye başvurulup salınacaksa o zaman başka türlü çağırılıp ifadeleri alındıktan sonra bırakılabilirlerdi. Ben de son derece rahatsız oldum” dedi.
Basına yansımasıyla kendilerini çok sayıda kişinin aradığına dikkat çeken Demirtaş, “Bilgimiz olmadığı için bir şey söyleyemedik. Sonradan Milli Emlak Müdürlüğü'ne yapılan operasyonun uzantısı şeklinde olduğunu öğrendik. Basına da direkt bu şekilde yansımış olsaydı biz de bu kadar rahatsız olmazdık. Buna özen gösterilmesi gerekiyor. İnsanların kafasında iz bırakma anlamında, şeref ve haysiyetimizi zedeleyici bir yaklaşım sergilenmesi beni rahatsız etti. Bu işin sunum şekli kötüydü” diye konuştu.
Konuyla ilgili MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye telefonla bilgi verdiğini ifade eden Başkan Demirtaş, şöyle devam etti: “Operasyon hakkında Genel Başkanımız bizden bilgi istedi ve üzüntü ile karşıladı. 'Bunların bir gün hesabı verilir' tarzında sert konuşma yaptı. 'Burada sadece suçlu bizim muhalefet belediyeler mi, kendilerinde hiç böyle bir şey yok mu, neden bunlar sorgulanmıyor?' şeklinde siyasi bir baskı yapıldığı düşüncesi var kendisinde. Bizim arkamızda olduğunu ve bize güvendiğini beyan etti.”