Fetihler Sultanı ve Kuruluş Osman dizilerinde rol alan, 1976 Bafra doğumlu oyuncu Mehmet Aygün, Bafra55.Net ekibine verdiği röportajda samimi açıklamalarda bulundu.

Çocukluk ve gençlik yıllarını Bafra’da geçirdiğini belirten Aygün, yirmili yaşlarına kadar Bafra'da yaşadığını, askerlik görevini tamamladıktan sonra İstanbul’a taşındığını söyledi. Oyunculuğa başlamadan önce televizyon tamirciliği yaptığını ifade eden Aygün, sektöre yıllar sonra bir arkadaşının ısrarı ve ricası üzerine adım attığını dile getirdi.

Genel olarak dönem dizilerinde rol aldığını belirten Aygün, bugüne kadar üç korku filminde ana kadroda yer aldığını, ayrıca yakında vizyona girecek bir dram filminde de rol aldığını söyledi. Televizyon projelerinde ise ağırlıklı olarak tarihi yapımlarda yer aldığını vurgulayan Aygün, bu tür projelerin karakterine daha uygun olduğunu ifade etti.

Tarihi yapımlara olan ilgisini dile getiren Aygün, “Tarihi seviyorum. Daha doğrusu Fatih Sultan Mehmet Han, Osman Bey, Orhan Bey gibi dönemlerde yaşamayı seviyorum. Set ortamında adeta o dönemi yaşıyoruz” dedi. Oyunculuğun her rolü oynamak anlamına geldiğini ancak oyuncunun kendini de tanıması gerektiğini vurgulayan Aygün, duruşu ve karakteri gereği ağır rollere daha uygun olduğunu, komedi alanında bir iddiasının bulunmadığını söyledi. Dönem dizilerinde daha önce yaşanmamış karakterleri canlandırmanın ve onların ruhuna bürünmenin oldukça zor olduğuna dikkat çekti.

Fetihler Sultanı dizisindeki savaş sahnelerine de değinen Aygün, giydikleri kostümlerin yaklaşık 27 kilo ağırlığında olduğunu ve bunun kendi kilosunun neredeyse yarısına denk geldiğini belirtti. Dönem dizilerinde oyunculuğun hem fiziksel hem de psikolojik olarak zorlayıcı olduğunu söyleyen Aygün, sahne gereği kimi zaman çadırlarda, kimi zaman kış şartlarında dış mekânlarda çekim yaptıklarını aktardı.

Memleketi Bafra’ya olan bağlılığını da dile getiren Aygün, her Bafra’ya gelişinde ilçeyi araç kullanmadan yürüyerek gezdiğini söyledi. Çocukluğunu ve geçmişini o sokaklarda aradığını ifade eden Aygün, Bafra pidesi yemeden asla dönmediğini, gidişine kadar birkaç kez pide yediğini dile getirdi.

Ailesinin hâlen Bafra’da yaşadığını belirten Aygün, babasının vefat ettiğini, annesi ve ağabeylerinin ise Bafra’da hayatlarını sürdürdüğünü söyledi. Aygün, “Memleketin her yeri güzel ama insanın kendi memleketi gibi yok. İyi ki Bafralıyım, iyi ki Bafra’da doğdum ve büyüdüm” diyerek sözlerini tamamladı.