Taşova ilçesi Sanayi Mahallesi'nde yalnız kaldığı evinde hiç soba yakmayıp kışı giydiği kışlık elbiselerle atlattığını, 10 yıl önce sobanın içine koyduğu kovadaki kömür, odun ve talaşların halen durduğunu belirten Mehmet Aydın, “Niye yakayım ki. İhtiyacım yok. Üşümüyorum. Ben ısınmadım ki üşüyeyim. Üşümek için ısınmak lazım. Ben ısınmıyorum ki üşüyeyim. Ben onu yaksam, bunu yaksam aldığım maaşım doktora yetmez” dedi.
Yazın sürekli dışarı çıkıp güneşlendiğini vurgulayıp ilçede kazı çalışmaları tamamlanan doğalgazdan da evine bağlatmayı düşünmeyen Aydın, “Evime kendi elimle bomba mı koyuyum durduk yere. Neme lazım, doğalgazı keserler. Doğalgaz yokken tüpgaz vardı. Bana ne kesilse” diye konuştu. 
Eşinin 31 yıl önce vefat etmesinin ardından 7 çocuğundan hayattaki 5'i diğer şehirlerde yaşayan, kaldığı apartmanın girişinde tahta kaşık üretimi yaptığı atölyesindeki çalışmalara bir süredir ara verip gününü gazete okuyup, televizyon izleyip, namaz kılarak geçirirken Samsun'daki kızının gelip hazırladığı yiyeceklerle karnını doyuran Aydın, “Beni bir sefer banyoya koydular. Kız ile oğlan banyo yaptırırken haberim olmadan sobayı yakmışlar. Ceza olarak onlara sobayı doldurttum. Yaktım saymıyorum onu. Yaptığım kaşıklardan artan odunları komşulara veriyorum. Kömür hiç yakmıyorum” şeklinde konuştu.
Evine gelen misafirlerinin üşüdüklerinde elektrikli sobayı açan Aydın’ı ziyaret eden tanıdığı Nail Zorlu, “Benim bildiğim 9-10 yıldır soba yakmıyor. Üşümediğini söylüyor. Biz şu an evinde donduk” derken, bahçede kendi kovalarını döküp sobalarını temizleyen komşuları ise 100 yaşına merdiven dayayan yaşlı adamın durumunu anormal karşıladıklarını söylediler.