Ülker PİRİYEVA

Ülker PİRİYEVA

Hukuk devletinde siyasi partilerin hukuk düzenlenmesi ve fonksiyonları

A+A-


        Birçok durumlarda otoriter parti sistemi faşist parti sistemi ile özdeşleştirilir. Oysa, onların arasında bir benzerliğin olmasına rağmen, bu sistemler birbirlerinden ciddi biçimde farklılaşıyorlar. Nitekim otoriter parti sisteminde hem öğretide hem de siyasal pratikte hakim unsur olarak devlet esas alınır; Burada iktidar partisi, bir kural olarak, yönetici devlet organlarının politikalarının kitlesel savunmasını oluşturan geniş toplumsal hareket halinde bulunuyor; Parti sonradan yaratılıyor, devlet onu kendi yönetiminin yönetim altyapısını genişletmek amacıyla yaratıyor, o, yönetimin hayata geçirilmesinde ikincil rol oynuyor. Burada parti seçkinleri siyasi iktidar seçkinleri değildir; Burada başka partiler de mevcut olabilir. Fakat bu partiler sınırlı bölgede faaliyet gösteriyor ve devlet iktidarını ele almak için partiler arası mücadelede iştirak edememektedirler.
 SSCB dünyada birinci ve en kudretli sosyalist devleti olsa da, sosyalist parti sistemi burada yer bulmadı. Ekim devriminden sonraki ilk aylarda Sovyet Rusyasında sol eserlerle parti bloku faaliyet gösterse de, bu uzun sürmedi; Bolşevikler tüm muhalefet partileri yasak ettiler.
Sadece İkinci Dünya savaşı'ndan sonra sosyalist parti sistemi oluştu. Onun karakteristik özelliği şuydu, burada mevcut olan diğer partiler, bir kural olarak, Komünist Partisi'nin siyasi sistemdeki öncü rolünü kabul ediyor, sosyalizm kurmayı yüce amaç olarak önümüze koyuyor ve böylece ikincil rol oynamışlardır. Bu anlamda sosyalist parti sistemi aslında reel partili düzeninden uzak olmuş, burjuva-demokratik parti sistemine özgü demokratik ilkeler burada olmamıştır.
Partilerin ve parti sistemlerinin faaliyeti ile ilgili önemli konulardan biri siyasi sistemde onların yerinin yasama yoluyla tespit edilmesidir. "Politologiya" kitabında anlatılır ki, partilerin faaliyetlerinin hukuki tənzimetmə (bir başka deyişle, partilerin hukuki tesisatlandırılması) modern siyasi sistemlerde onların oynadığı önemli rolden kaynaklanmaktadır. Rastlantısal değildir, partilerin mevcut oldukları uzun yıllar boyunca onların faaliyetlerini yasal tenzimetme mekanizması olmamış, kelimenin tam anlamıyla, bu süreç sadece İkinci Dünya savaşından sonra başlamıştır. Önceleri ise hukuk sistemleri siyasi sistemde her vatandaşın bireysel yolla katılımını öngören liberal ilkeye tercih ediyorlardı. Geçen yüzyılın sonu ve XX yüzyılımızın başlarında ilk kez ABD'DE bu ilkeden geri çekilme gözlemleniyor. İşte orada ilk kez partilerin faaliyetleri çok sayıda kanunlarla tanzim edilmiştir. Sonraları İtalya'da ve Almanya'da faşist rejimleri partilerin faaliyetlerinin hukuki yolla tanzim etmeye başladılar. Onların kabul ettikleri yasalar faşist partisinden başka yerde kalan tüm partileri yasak ettiler. Bu yasalarda devlet organlarının işlevlerinin parti organlarına verilmesini öngören kurallar yansımıştı.

 Halihazırda dünyanın pek çok ülkesinde anayasalar toplumsal ve siyasal yaşamda partinin yerini belirler, siyasi sistemde onun faaliyetinin şartlarını açıklıyor, devlet organlarında partinin temsil edilmesi kuralını, seçimlerde partinin katılma mekanizmasını, partilerin devlet tarafından karşılanmasını resmileştiriyor.
        Siyasi süreçlerde partilerin katılımı onların yerine getirdikleri fonksiyonlarında yansımaktadır. Siyasi partiler toplumda aşağıdaki işlevleri yerine getirirler:
-        Sınıfların, sosyal grupların, genel olarak toplumun menfaatlerinin ortaya çıkarılması, beyan edilmesi ve temellendirilmesi;
-       Büyük toplumsal grupların etkinleştirilmesi ve birleştirilmesi;
-       İdeolojinin ve siyasi doktrinlerin oluşturulması;
-       Siyasi sistemlerin, onların genel ilkelerinin, bileşenlerinin oluşturulmasına katılmak;
-       Devlet hakimiyetinin gerçekleştirilmesinde katılmak;
-       Kamuoyunun oluşturulması;
-       Genel olarak toplumun veya onun belli bir kısmının siyasi yönden terbiye edilmesi;
-        Devlet aygıtı, sendikalar ve i.a. için kadroların hazırlanması ve ileri sürülmesi.
Siyasi partilerin rolü
Siyaset bilimcilerin gözlemlerine göre, XX YÜZYILIN sonlarında birçok gelişmiş ülkelerde geleneksel siyasi partilerden belli bir rahatsızlık kendini göstermektedir. Bunda ifade ediliyor ki, gayri-organize politika organize politikası (parti politikasını) gittikçe daha çok sıkıştırıyor (bir başka deyişle, onu tamamlıyor). Toplumun sosyal yapısının karmaşıklaşması, vatandaşların eğitim düzeyinin yükselmesi ve toplumsal gelişmenin diğer ilerici eğilimleri sonucunda büyük partiler toplumsal yaşamda oynadıkları önemli rolü giderek kaybetmeye başlıyorlar, ayrı-ayrı ülkelerde düzenli yapılan seçimler sırasında bu veya başka partinin adaylarına oy verenlerin sayısının azalması bunu birkez daha kanıtlamaktadır.
        Tarif edilen durum birçok açıdan partilerin kendi içinde yaşanan süreçlerle de ilgilidir. Bununla ilgili olarak, siyasi partilerin klasik araştırmacısı olan Robert Mixelsin (1876-1936) görüşleri dikkat çekiyor. Almanya'da parti kuruculuğu deneyimlerini öğrenmek temelinde o, "oligarşinin demir qanununu" hazırlamıştır. Bu kanuna göre, parti görevinde olan kişi bu zaman teknik idari alışkanlıklar elde ediyor, örgütün deneyimini benimsiyor, komitelerin çalışmalarına, onların iş sürecine bileniyor. Yavaş yavaş o, parti aygıtının bir parçası, yaşamsal açıdan önemli ilişkiler zincirinin vazgeçilmez halkası, kararların kabul edilmesi sisteminin bir bileşeni oluyor. O, hakimiyet elde ediyor. Onun sadece görevi bırakmak korkusu yoktur, aksine etkisini güçlendirmek amacıyla istifa etmekle tehdid edile bilir (iktidarının son dönemlerinde M.Gorbaçov'un hareketlerini-Azerbaycan). Tüm bunlara rağmen, siyasi partiler modern dünyanın siyasi hayatında önemli rol oynamaya devam ediyorlar. Araştırmacıların çoğu sanıyor ki, uzak gelecekte de onlar siyasi sistemin ayrılmaz bileşeni olarak var olacaklar.
Totaliter rejimin yıkılması ve bağımsız Azerbaycan devletinin kurulması cumhuriyetimizde yeni siyasi partilerin yer bulması ve onların günlük siyasi hayatımızın ayrılmaz bir parçasına dönüşmesine yol açmıştır. Cumhuriyet Adalet Bakanlığı'nda artık 20'a yakın siyasi parti resmi kayda geçmiştir.
Yeni Azerbaycan Partisi YAP’IN yaranma dönemi ve sosyo-politik önemi
Ulu Önder Haydar Aliyev gibi ünlü şahsiyetin ismi ile bağlı olan Yeni Azerbaycan Partisi'nin kurulması Azerbaycan toplumunda büyük siyasi-tarihi olaydı. Haydar Aliyev'in siyasi deneyimi, kişisel nüfuzu ve bağımsız demokratik devlet yönünde yoğun faaliyeti milli bağımsızlığını yeni kazanmış halkımızın bugünkü ve gelecekteki kaderi için önemli unsura dönüştü. Aynı zamanda YAP’IN halk partıyası gibi oluşması onun sosyal altyapısının ve entelektüel potansiyelinin ihtişamını ifade ediyordu.
        Haydar Aliyev'in siyasi çizginin mezmun-mahiyyeti YAP’IN Programında ve onun konuşmalarında açık ve net bir şekilde ifade ediliyordu. Ruhen demokrat olan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev zamanlar muhalefette de "milli demokratlara" büyük ders geçmiş oldu. Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev diyordu: "Yeni Azerbaycan Partisi o dönemki iktidara muhalif parti gibi yarandı. Bu gerçek biliniyor. Partinin ne programında, ne öne sürdüğü konularda iktidara, o dönemki iktidara muhalif görüşleri olmamıştır. Bu partiyi oluşturan kişiler muhalefet olmak değil, sadece Azerbaycan'daki partililik ortamında ülkemizin sosyo-politik yaşamında parti yönetiminde yer almak istiyorlardı".
        Yeni Azerbaycan Partisi'nin Program belgelerinde temel ilkelerin belirlenmesine çok sorumlulukla yaklaşıyordu. YAP tahsis edilen zaman AHC-Müsavat hakimiyetine somut tutumunu belirleyerek aynı dönemde siyasal iktidara gelmeyi hiç de temel amacı hesap etmiyordu. Partinin en büyük amacı Azerbaycan'ın bağımsız devlet düzenini korumak, toplumda demokratik ilkelerin sağlanmasını temin etmekten ibaretti. Aslında bu fikir sadece parti belgelerinde değil, kitlesel etkinliklerde de defalarca seslendiriliyordu. Örneğin, partinin tesis edilmesinden bir süre sonra Haydar Aliyev diyordu: "YAP’A böyle büyük ilgi göstereceğini önceden hayal etmiyordum. Anlaşılan, partinin Tüzük ve Programı halkın içindendir ve halk PARTİ DE kendi geleceğini görüyor".
        YAPIN amacı Azerbaycan'ı düştüğü zor durumdan çıkarmaktır. Azerbaycan'ın bağımsız devlet olması büyük tarihi bir olay oldu.
Yeni Azerbaycan Partisi Azerbaycan tarihinin son derece zor ve çalkantılı günlerinde, ülkenin ciddi sınavlara maruz kaldığı bir dönemde Azerbaycan aydınlarının girişimi ve aktif katılımı ile oluşmuştur. Yeni Azerbaycan Partisi'nin kurulması 1988 yılından itibaren ülkemizde cereyan eden olayların sonucu ve mevcut sosyo-politik ortamın mantıksal sonucu idi. Sovyet rejiminin ve Komünist Partisinin çöküşünden sonra bağımsızlık kazanmış cumhuriyetlerden biri gibi Azerbaycan'da da çeşitli siyasi partiler ve diğer kuruluşlar yer bulmaya başlamıştı. Azerbaycan'da siyasi kurumların oluşması süreci 1988 yılında başlayan halk hareketi sırasında kendini gösterdi ve 1990 yılının başlarında bir takım örgütler kuruldu. Fakat kurulan partiler ülkeyi düştüğü ağır ekonomik, siyasi, manevi krizden sadece bide, aksine iktidarda olan ve birbirini takip eden siyasi güçler ülkedeki durumu daha da zorlaştırarak tehlikeli bir kriz durumuna ilettiler. Ülkeyi saran derin siyasi, ekonomik, sosyal kriz halkın öncü parçası olan aydınları, tanınmış insanları son derece rahatsız ediyordu. Bu sırada Azerbaycan'ın kaderini düşünen insanlar ülkeyi krizden çıkarmaya bilecek yeni bir parti kurma girişimi ile konuşma yaptılar ve bu amaçla halkın denenmiş lideri ve bilge oğlu Haydar Aliyev'in kişiliği etrafında birleştiler. Böyle bir dönemde 91 kişi Azerbaycan aydınının imzası ile Nahçıvan'a, Haydar Aliyev'e çağrı gönderildi. Azerbaycan'ın en yeni tarihine "91-lər" in konuşması gibi dahil olmuş bu belge aslında, tüm halkın arzu ve isteklerinin ifadesi idi. Azerbaycan'ın seçkin aydınları, tanınmış insanları ve saygın şahsiyetlerinin imzaladıkları bu başvuruda Haydar Aliyev'den yeni kurulacak siyasi partiye yönetmek rica ediliyordu.
Milli Lider Haydar Aliyev o dönemde olan Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti Yüksek Meclisine başkanlık yapıyordu. Haydar Aliyev halkın başvurusunu kabul etse de, onun Bakü'ye gelmesine o zamanki iktidarın engeller oluşturması yüzünden partiyi kurmak isteyen insanların bir kısmı - 550 kişiden oluşan girişim grubu Nahçıvan'a giderek, partinin kuruluş konferansını orada geçirmeye başardılar. Azerbaycan'ın tüm bölgelerinden seçilmiş temsilcilerin katıldığı konferans 1992 kasım 21'de Haydar Aliyev'in başkanlığında yapıldı. Tesis konferansı Yeni Azerbaycan Partisi'nin kurulmasına ilişkin karar, partinin Program ve Tüzüğünü kabul etti. Konferansta Haydar Aliyev oybirliğiyle parti Başkanı seçildi. Ayrıca, partinin Siyasi Konseyi, Yönetim Kurulu ve başkanın yardımcıları seçildi. Böylece, bağımsız Azerbaycan tarihinde kendi üzerinde büyük tarihi misyon üstlenen ve halkımızın yaşamında önemli olaya dönüşen Yeni Azerbaycan Partisi kuruldu.
YAP Azerbaycan Cumhuriyeti Anayasası ve mevzuatı çerçevesinde, kendisinin Tüzüğü ve Programı doğrultusunda faaliyet gösteren, kendi takımlarında Azerbaycan'da hukuk devletinin, sabit ve sosialyönümlü ekonomi, sivil toplumu kurma fikirlerini kabul eden vatandaşları birleştiren sağ mərkəzyönümlü siyasi partidir.
        Yeni Azerbaycan Partisi'nin Programında öne sürülen temel görevler bağımsızlığının güçlendirilmesi, demokratik, laik hukuk devletinin kurulması, vatandaşların sivil ve firəvan yaşamının sağlanmasıdır. Parti davasının temelini oluşturan bağımsız devletçilik, meşruluk, azerbaycancılık, yaratıcı evrim, vatandaş dayanışması ve sosyal adalet ilkeleri YAP’IN önündeki hedeflerin gerçekleştirilmesinin fikir teminatı olarak anlamca Azerbaycan'ın siyasi geleceğinin de düşünce altyapısını şartlandırmış oluyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.