Asım Şen isimli şahıs Alparslan Mahallesi Tütüncüler sokaktaki kendine as mütevazı dükkânında yaklaşık 21 yıldır sadece 2 makine kullanarak diğer işlemleri ise el becerisiyle ağaçları işleyerek evlerimizde süs, hediyelik, Tv Sepması ve benzeri şeyler ortaya çıkarıyor. Ülkemizde bitti de denilecek kadar az, ağaç işlerinden anlayan nadir ustalardan biri olarak çeşitli ağaç türlerinden şekilli eski ve yeni motifler uygulayarak ağaçları canlandırarak evinizin her hangi bölümünde uygulayarak kullanma imkânı sağlıyoruz.

Asım Şen’le özel röportajımızda şunlara değindi; 11yaşında gurbet olarak İstanbul’a gittim, İstanbul’a uzun yıllar kaldıktan sonra tekrar Bafra’ya döneli yaklaşık 22 yıl oldu. İstanbul mobilya üzerinde çalıştığım yıllarda mobilya Üst düzey boyacılığında çalıştım. Belli bir zaman süre sonra el becerimin olmasından dolayı bu ağaç işlerinde otantik grubunda çok sevdiğim işi, hobi olarak başlamış oldum. Daha sonraları hoşuma gittiği için, piyasada da sanattan dolayı ihtiyaç olduğunu gördüm den dolayı tam profoseyenel olmasa da el becerimle ustalığımla ağaçları canlandırma işine başlamış olduk. Zamanla işimi artık profoseyenelce yapıyorum.

“ Ağaçların Ruhu var ”

Şen, bazı şeyler de ruh olduğu gibi, ben ağacında konuştuğuna inanıyorum. Ağaçtan bende ne istiyorsa yani ağaç ne yapmak istiyorsa değil, ağaç kendisi benden istediği masa, seppa, obje, Tv Ünitesi, Obüjür, ve Süs eşyası konsept içinde farklı tasarımlarla birlikte fantastik tasarımlar katarak ağaçlara istediğimi figürü yaparak canlandırmış oluyoruz. Buradaki yapmış olduğumuz el beceriş işlerinde ağaç türü önemli, maalesef Ülkemiz bu konuda kısıtlı. Yaptığımız çoğu iş ağaç işlerinin Yurt dışından karşılıyoruz. Bende kısıtlı ağaç türlerinden el becerimle istediğim figürü ağaçta sergiliyorum. Burada imkânsız yok, sadece zaman alır. Ağaç türlerimiz de mesela Tv ünitesini yaparken istediğiniz ağaç türünü kullanabilirseniz. Bazı zor işler de görseli almanız için damarı geniş acılı damar olması lazım çam ağacı, köknar ve ladin ağaçlarında istediğiniz figürü yakarak istediğimiz figürü ağaçtan almış oluyoruz bu da el becerisiyle ilgili bir şey.

“ Ağaçla Yaptığım İşler Tamamen Doğaçlama “

Tamamen doğaçlama, olan bu işler eğer işin başına tamamen geçtiğiniz de ulaşmak istediğiniz konseptin için o kareyi ağaç sizi zaten yönlendiriyor, bana bu işlemi yaparsan bu gider buraya bu gerekiyor dedirttiriyor zaten. İşler de bir konsep üzerinde gidiyorsanız ağaç sizi zaten yönlendirerek bana bu ağaç üzerinde bu süslemeyi yap diyor.

 “ Çocukluğumdan Beri Ağaçları Çok Seviyorum “

Çocukluğumdan beri doğa ve ağaç tutkunu olan birisiyim. Ağaçları çok seviyorum ve onların ayakta olmasından yanayım kesilmesinden değil. Onlar doğada yaşayan yeşil renkleriyle doğa ve insana huzur verenlerdir. Ağaçlardan yaptığımız her tür işlemlerde özellikle denizlerin kıyıya getirdiği, arkadaşlarımızın kullanmadığı kenarda durduğu, ormanlar da çürümeye başlamış olan eski ağaçları tercih ediyorum. Gerçekten el becerisiyle işe yaramayan ağaçları tamamen doğaçlama olarak canlandırarak hayatımıza renk katmaya çalışıyorum, evimizin her hangi bir bölümün de aksesuar olarak durmasını sağlıyoruz.

“ Ağaçları İşlerken Makine Kullanmıyorum, El Becerimi Kullanıyorum “

İş yerimde gördünüz gibi büyük makine kullanmıyorum. İki alet kullanıyorum biri el aleti diğeri ise gönye kesme makinesi var oda sadece büyük ağaçları boyunu ayarlamak ve kesmek için kullanıyorum başka hiçbir şey makine kullanmıyorum diğer işlemleri ise sadece ustalığımı konuşturarak el becerisiyle yapıyorum. Çünkü doğaçlama olduğu için başka makineyi kullanmak gerek duymuyorum, el becerimle bu işin üstesinden geliyorum.

“ Kimyasal Hiçbir Şey Yok “

Ağaçlardaki doğaçlamaları her hangi bir makine ile yapmanıza imkân yok. Burada ağaçlardaki olay direk ahşap görüntüsü vermek onu da el becerisiyle beceriyorum. Ağaca baktınız zaman o seki havayı yaşamak istiyorsunuz. Kimyasal hiçbir madde yok boya bile yok. Yakarak zaten ahşap rengini hoş ve seki bir görüntü, evdeki soğuk havayı sıcak havaya çevirecek bir atmosfer oluşturuyor. Ev süsü olarak kullanılacak ağaç işlerini en zoru da olsa 12 gün içinde tamamlayıp, siparişi teslim ediyorum.

“ Çırak ve Usta Yetiştirmek İstiyorum “

Ben de yetiştirmek istiyorum Ülkemizde şu an ekonomik durumlar daha önde olduğu için şu an zor görünüyor. Önceden bizim çocukluğumuzda işe başlarken ustanın yanına iş öğrenmek için gittiğimiz de etim benim kemiği senin derlerdi para sorulmazdı. Şimdi ise eleman almak yetiştirmek istesek büyükleri kaç para vereceksin, iş öğrensin diye soran yok maalesef. Kaç para vereceksiniz diye soran bir çocuğun yetişme şansı yok ve o yüzdendir ki alttan çırak ve kalfa yetiştirmiyor o yüzden artık bizlerde son kuşak oluyoruz diyerek sözlerini tamamladı.

Haber / Foto : Ebubekir Yılmaz